Emiyor mu? hihieved...
Emiyor, çünkü emsin diye çok uğraştım. Emiyor, çünkü mama tü kakadır. Emiyor, çünkü biberon kötüdür, emzik pistir.
Yukarıda size ne manyak bir lohusa olduğumdan bir kuple sundum 🙋🏻♀️ Şimdi sorsanız her birine farklı bir cevap veririm; mama, emzik, biberon.., çünkü tecrübe, okuduklarımızdan, dinlediklerimizden ve doğru sandıklarımızdan daha güçlüdür. Çünkü benim annelik yolum bilinçli annelikten, doğal anneliğe doğru aktı zamanla..
Neyse efendim, Efe bey doğumdan 15 gün sonra meme ile barışmış, çeşitli emzirme çabalarım sonuç vermişti; detaylar için tık tık.
Ee başlarda o kadar emsin diye uğraşmanın sonucu, sonlarda bitsin artık bu memmee bağımlılığı diye devam ediyor. İlk 6 ay sadece anne sütü'nü destekliyorum, ama sonrası kimsenin baskısına, önerisine, yorumuna bakmaksızın annenin mutluluğu ile alakalı. Siz nasıl mutlu olacaksanız o kadar devam edin emzirmeye, ister 10 ay, ister 20 ay ister 30 ay.. Doktorumuz da 1 yaş sonrasında bebelerin memeyi daha çok bağımlılık haline getirdiğini ve kullandığını destekleyince ben artık zamanıdır dedim ve süreci başlattım, neyse ki biz bu süreci sandığım kadar sancılı geçirmedik. Mutlu anne mutlu çocuk dünyanın en mantıklı denklemidir, unutmayın!
Kendimi, 14 aylık bebeyi saat başı emzirirken bulduğum bir dönem ha bugün ha yarın kesicem memeden düşüncelerimi ama diş zamanı nasıl olcak, ya beni eskisi gibi sevmezse, ya aramızdaki bağ koparsa gibi psikopat düşüncelerle ertelerken eeh yeter be deyiverdim bir gün. Yahu daha 1 saat önce memedeydin çocuğum şimdi neden meme diye ağlıyorsun, beni çok sevdiğindense gel sarılıp koklaşalım, aç değilsin susuz değilsin yavrum. Neyse efendim onca okuduğum yazıda salça sürmenin travmatik sonuçları, bebeğe etkilerine beynim bir anda dinleme bu bıkbıkları bak okuduklarının sonucunda kafaları yedin dedi ve odaya çat diye salçalı memeyle giriverdim. Çocuk şok tabi, çocuk iptal, öylece bakakaldı, çevirdi kafasını, döndü totosunu. Aaa dedim ne kolaymış! O gün kollarımda sallayarak uyuttum, zaten sürekli memede uyuyan bir bebe değildi; karnı toksa, uyku saati gelmişse keyfine meme ister yoksa da uyurdu. Öğlen uykuları tamamdı da akşam olunca yine vurdu kafasına, yine sürdüm salçayı, bak meme burada ama uff olmus dedim. Uff uff diye diye içlendi kuzucum, kapattırdı. Gece uyanmaları en büyük sıkıntı tabi, oda karanlık, bebe uykulu, ne anlasın ufftan salçadan. Ağlamalara başlayınca gittim mutfağa sürdüm sirkeyi, geldim. Kararlıydım çünkü, kararlılık en önemlisi yoksa askere gidene kadar yok demez bu danalar. Daha tadına baktıgı gibi kıyamet koptu, umarım hayatı boyunca her sirke kokusunda bu günleri hatırlamaz.
Sirkeden sonra bir daha emmeye yeltenmedi, ama her meme dediğinde bak meme burada annecim diye açıp gösterdim, jijiji sevip kapattı, hiç terslemedim, ne zaman istese gösterdim, sevdi kapattı uyudu. Meme defteri de böylece kapanmış oldu.
Evet bazen çok özlüyorum o oynaşmalarımızı, bazen benden kopmuş gibi hissediyorum ama bağımsızlaşmak onun için de benim için de en iyi sonuç oldu.
Sevgili analar, o nasıl olcak, bu nasıl olcak diye diye kafamızı yiyoruz çünkü annelique, ama azıcık oluruna bırakmak lazım sanki. Sen neleri başarmadın bu serüvende, bunu mu başaramıcaksın!
Sevgiler,
Devamı...
Emiyor, çünkü emsin diye çok uğraştım. Emiyor, çünkü mama tü kakadır. Emiyor, çünkü biberon kötüdür, emzik pistir.
Yukarıda size ne manyak bir lohusa olduğumdan bir kuple sundum 🙋🏻♀️ Şimdi sorsanız her birine farklı bir cevap veririm; mama, emzik, biberon.., çünkü tecrübe, okuduklarımızdan, dinlediklerimizden ve doğru sandıklarımızdan daha güçlüdür. Çünkü benim annelik yolum bilinçli annelikten, doğal anneliğe doğru aktı zamanla..
Neyse efendim, Efe bey doğumdan 15 gün sonra meme ile barışmış, çeşitli emzirme çabalarım sonuç vermişti; detaylar için tık tık.
Ee başlarda o kadar emsin diye uğraşmanın sonucu, sonlarda bitsin artık bu memmee bağımlılığı diye devam ediyor. İlk 6 ay sadece anne sütü'nü destekliyorum, ama sonrası kimsenin baskısına, önerisine, yorumuna bakmaksızın annenin mutluluğu ile alakalı. Siz nasıl mutlu olacaksanız o kadar devam edin emzirmeye, ister 10 ay, ister 20 ay ister 30 ay.. Doktorumuz da 1 yaş sonrasında bebelerin memeyi daha çok bağımlılık haline getirdiğini ve kullandığını destekleyince ben artık zamanıdır dedim ve süreci başlattım, neyse ki biz bu süreci sandığım kadar sancılı geçirmedik. Mutlu anne mutlu çocuk dünyanın en mantıklı denklemidir, unutmayın!
Kendimi, 14 aylık bebeyi saat başı emzirirken bulduğum bir dönem ha bugün ha yarın kesicem memeden düşüncelerimi ama diş zamanı nasıl olcak, ya beni eskisi gibi sevmezse, ya aramızdaki bağ koparsa gibi psikopat düşüncelerle ertelerken eeh yeter be deyiverdim bir gün. Yahu daha 1 saat önce memedeydin çocuğum şimdi neden meme diye ağlıyorsun, beni çok sevdiğindense gel sarılıp koklaşalım, aç değilsin susuz değilsin yavrum. Neyse efendim onca okuduğum yazıda salça sürmenin travmatik sonuçları, bebeğe etkilerine beynim bir anda dinleme bu bıkbıkları bak okuduklarının sonucunda kafaları yedin dedi ve odaya çat diye salçalı memeyle giriverdim. Çocuk şok tabi, çocuk iptal, öylece bakakaldı, çevirdi kafasını, döndü totosunu. Aaa dedim ne kolaymış! O gün kollarımda sallayarak uyuttum, zaten sürekli memede uyuyan bir bebe değildi; karnı toksa, uyku saati gelmişse keyfine meme ister yoksa da uyurdu. Öğlen uykuları tamamdı da akşam olunca yine vurdu kafasına, yine sürdüm salçayı, bak meme burada ama uff olmus dedim. Uff uff diye diye içlendi kuzucum, kapattırdı. Gece uyanmaları en büyük sıkıntı tabi, oda karanlık, bebe uykulu, ne anlasın ufftan salçadan. Ağlamalara başlayınca gittim mutfağa sürdüm sirkeyi, geldim. Kararlıydım çünkü, kararlılık en önemlisi yoksa askere gidene kadar yok demez bu danalar. Daha tadına baktıgı gibi kıyamet koptu, umarım hayatı boyunca her sirke kokusunda bu günleri hatırlamaz.
Sirkeden sonra bir daha emmeye yeltenmedi, ama her meme dediğinde bak meme burada annecim diye açıp gösterdim, jijiji sevip kapattı, hiç terslemedim, ne zaman istese gösterdim, sevdi kapattı uyudu. Meme defteri de böylece kapanmış oldu.
Evet bazen çok özlüyorum o oynaşmalarımızı, bazen benden kopmuş gibi hissediyorum ama bağımsızlaşmak onun için de benim için de en iyi sonuç oldu.
Sevgili analar, o nasıl olcak, bu nasıl olcak diye diye kafamızı yiyoruz çünkü annelique, ama azıcık oluruna bırakmak lazım sanki. Sen neleri başarmadın bu serüvende, bunu mu başaramıcaksın!
Sevgiler,